Hayata Kast Sebebiyle Boşanma Davası

Hayata kast sebebiyle boşanma davası, bir eşin diğer eşi öldürmeye niyetlenmesidir. Karısını öldürmeye kastetmiş olmalı ve kastetmemişse bu boşanma sebebi olamaz.

Öldürme kastı, eşin bilerek ve isteyerek öldürme kastıyla yaptığı fiildir. Eşlerden birinin dikkatsizliği veya ihmali sonucu diğer eşin hayatını tehlikeye sokması halinde, hayata kasıtlı boşanma davası açılamaz. Çünkü eşin öldürme iradesi yoktur.

Hayata Kast Etme Nedeniyle Boşanma Davası Açmak

Eşin öldürme kastı diğerine yönelik olmalıdır. Bir eşin annesini, erkek kardeşini veya herhangi bir akrabasını kasten öldürme fiili, kasten öldürme nedeniyle boşanma sebebi oluşturmaz. Sizlerde bu gibi durumlarla karşı karşıya kaldıysanız İzmir boşanma avukatı ile görüşme sağlayabilirsiniz. Hayata kastetme nedeniyle açılmış olan boşanma davalarında karar yetkisi doğrudan yetkili hâkime bırakılmış dava türü değildir. Bu başlık altında açılmış olan boşanma davaları mutlak boşanma davası olarak adalet makamında yer almaktadır. Bu dava türü ile karşı karşıya kalan kişilere boşanma avukatı İzmir tavsiye edilmektedir. Boşanma avukatı ile hazırlanan dosyalarda hayata kastetme suçu ispatlandığı takdirde yetkili hâkim evliliğin sürdürülebilir olup olmadığına bakmadan çiftlerin boşanmasına karar verecektir.

Taraflardan bir tanesi hayatına kastetme fiili ile eşini intihara sürükleme, yardım etmesi, intihar aşamasında yardım etmemesi kusurlar da yer alacaktır. Örnek olarak eşlerden bir tanesi yaralanmış ve hayatının kurtarılması için ilk yardım müdahalesinin yapılması ve ambulansın çağrılması gerekiyor olsun. Eşlerden bir tanesi bu gibi durumlarda görevini yerine getirmiyorsa yetkili mahkeme hayata kastetme fiilini boşanma sebebi olarak görecek ve evliliği en kısa sürede sona erdirecektir.

Kötü Muamele Nedeniyle Boşanma Davaları

Eşlerin birbirine karşı kötü bir şekilde davranışta bulunması durumu da boşanma sebebi olarak bilinmektedir. İzmir boşanma avukatı eşler arasında yaşanan her türlü geçimsizliği detaylı bir şekilde incelemekte ve sizin için en uygun olan boşanma türüne sizleri yönlendirecektir. Eşler arasında yaşanan her türlü geçimsizlik kötü muamele olarak adlandırılmamaktadır. Kötü muamele boşanma davalarında çıkacak olan karar genel olarak yetkili mahkeme hakimine bırakılmıştır. Yetkili mahkeme tarafından kötü muamele için yeterli unsurlar olduğu takdirde tek celsede boşanma mümkün olabilir. Bu boşanma davaları türlerinde genel olarak İzmir boşanma avukatı tavsiye edilmektedir. Kötü muamele davranışından ötürü boşanmak isteyen tarafların davranışlarında genel olarak bir “kast” aranmaktadır. Taraflardan bir tanesinin diğerine yoğun ve bariz bir şekilde kötü muameleyi bilerek ve isteyerek sürekli olarak yapması şartı aranmaktadır. Kötü muamele nedeniyle boşanma davalarına aşağıdaki davranışlar örnek gösterilebilir.

  • Şiddetli geçimsizlik, darp,
  • Eşi kasıtlı olarak bırakma,
  • Eşin hürriyetini kısıtlama,
  • Eşle sürekli olarak cinsel ilişki istedi gibi tarafları fiziken ve ruhen yıpratmaya yönelik muameleler.

Onur Kırıcı Davranış Nedeniyle Boşanma Davası Açmak

Kanun koyucu, boşanma sebeplerinde namusa aykırı davranış adı altında bazı haller öngörmüştür. Türk Medeni Kanunu’nun 162. maddesi ilgili hükümlerden bahsetmektedir. TMK m. 162 konusu kibirli, çok kötü ve onursuz davranışlardır. Bu davranış sadece fiziki olarak değil, söz ve yazı ile işlenmiş olabiliyor.

“Hayatı tehlikeye atma kastı, onur kırıcı davranış: Eşlerden biri, diğerinin kendi canına kıymaya teşebbüs etmesi veya kötü muameleye maruz kalması veya ciddi şekilde aşağılanması nedeniyle boşanma davası açabilir. Boşanma sebepleri Dava açma hakkı, boşanma sebebinin ortaya çıktığı tarihten itibaren altı ay ve her halükârda sebebin ortaya çıkmasından beş yıl sonra sona erer. Kendisine yapılmış olan kötü davranışları affeden tarafın boşanma davası açmaya hakkı bulunmamaktadır.”

Yukarıda yer alan metinlerden de anlayacağınız üzere onur kırıcı davranış için bazı şartların kasıtlı bir şekilde yapılması gerekmektedir. Bu sebepten ötürü TCK’da yer alan haysiyet ve şerefe yönelik işlenen suçlar anlamını taşıyan şartların gerçekleşme şartı aranmaktadır. Unutmamak gerekir ki bu tür davalarda kasıt aranan tek ve geçerli şartlardan bir tanesidir.

Sizlerde eşinizden boşanmak için bir avukat arayışına girdiyseniz boşanma avukatı İzmir Bornova şubelerine başvurabilirsiniz. Günümüzde eşler arasında var olan iletişimde bir tarafın eşini küçük düşürücü bir davranışta bulunması boşanma davası açmak için oldukça geçerli bir sebeptir.

Ne Kadar Süre İçerisinde Dava Açabilirim?

Yukarıda sayılan davranışlardan bir ve birkaçına maruz kaldığını düşünüyorsanız boşanma davası açmak için belirli süre zarfları içerisinde yetkili mahkemeye başvurmanız gerekmektedir. Kanuni hükümlerde belirli süreler öngörülmüştür. Eş, olayı öğrendiği tarihten itibaren altı ay veya her halükârda beş yıl içinde boşanma talebinde bulunmaz ise bu hakkından vazgeçmiş sayılır. İlgili süre içinde hak mahrumiyeti nedeniyle zamanaşımı savunmaya yol açmaz, resen mahkeme tarafından denetlenir.

Onursuz davranışları belirleme kararı mahkemelere aittir. Bu durumda, bu, hâkim tarafından takdir edildiği anlamına gelir. Davranışın tekrarı, aşağılayıcı davranışın oluşması için bir koşul değildir. Hakimler takdir yetkisine sahip olduklarından, durum ve şartlara göre karar vermek zorundadırlar. Bu tür davranışlar, cinsel eylemi taciz edici olarak nitelendirmek için yeterli olabilecek koşullarda gerçekleştirilmiştir. Aksine, böyle bir eylem zaten işlenmiştir ve eylemin onursuzluk sayılması için sık sık tekrarlanması gerekebilir. Davranışın hangi koşullar altında onursuz olduğuna bir yargıç karar verecektir. Bu bilgilerden hareketle, söz konusu yerin çevresi, yaşayış biçimi, örf ve adetleri de bunun gerçek bir şerefsizlik mi yoksa şerefsizlik sıfatı taşımayan bir fiil mi olduğunu belirlemede hâkime yardımcı olabilecek unsurlar olabilir. Bu bilgilere dayanarak şunlar söylenebilir. Fiilin üçüncü bir kişi huzurunda işlenmiş olması şart değildir. Sadece eşler arasında meydana gelen davranış, şüphesiz hâkimin takdirinde onur kırıcı bir davranıştır.

Kusur kavramına gelince, kusur, sahtekârlığın gerçekleşmesi için gerekli bir koşuldur. Kendi kusuru olmaksızın eşe karşı onur kırıcı davranışlarda bulunulması mümkün değildir. Bu durumda kişinin eşine karşı kasten onur kırıcı davranışlarda bulunmuş olması gerekir.

Avukat Tutmak Zorunlu mudur?

Boşanma davası, hayata karşı kast, kötü veya onursuz davranışlar nedeniyle avukat tarafından takip edilmesi zorunlu olmayan davadır. Ancak, unsurlarının eldeki davaya uygun olup olmadığını belirleyerek davayı açmak önemlidir. Aksi takdirde, yargılama süresinin çok uzun olması nedeniyle dava kaçınılmaz olarak reddedilecektir. Kanunda hangi davranışların bölüm kapsamında değerlendirileceği belirtilmediği için öncelikle olayın incelenmesi ve bölüm kapsamına girip girmediğinin tespit edilmesi gerekir. Olay madde kapsamına girmiyorsa genel sebepler yerine özel sebeplere dayalı boşanma davası açmak zaman kaybıdır. Yargılama sürecinde hangi hususların ispat edilmesi gerektiği ve hangi delillerin hukuki değerlendirme yoluyla ispat edilebileceği de üzerinde durulması gereken hususlar olacaktır.

Sizlerde içerik boyunca değinmiş olduğumuz sorunlardan ötürü eşinizden boşanmak için dava açmaya hazırlanıyorsanız boşanma avukatı İzmir Konak şubesi ile iletişime geçebilirsiniz.

Şubelerimiz ile iletişime geçen kişileri öncelikle ofisimize davet edeceğiz ve içerisinde bulunduğu durumlar ile alakalı geniş, detaylı bir araştırma içerisinde gireceğiz. Alanında uzman İzmir boşanma avukatı vereceği karara göre en kısa sürede gerekli mercilere başvuru yaparak boşanmanız için gerekli olan tüm girişimler yapılacaktır. Alanında uzman avukatlarımız sizlere mahkeme boyunca danışmanlık vereceği gibi mahkeme sonrasında haklarınız için de gerekli çalışmaları yürütecektir.

Tavsiye Edilen Yazılar

Henüz yorum yapılmamış, sesinizi aşağıya ekleyin!


Bir Yorum Ekle

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir