Bilineceği üzere annelik, çocukla doğrudan kurulan soy bağı ilişkisiyle tanımlanan bir müessesedir. Buna karşın babalık ise büyük oranda evlilik ilişkisi, soy bağı ya da tanıma şeklinde hukuki olarak kabul edilebilen bir müessesedir. Belirtilen durumlara ek olarak babalık davası aracılığıyla söz konusu müessesinin hukuki olarak elde edilmesi ve yasal olarak kabul görmesi de olasıdır.

Türk Medeni Kanunu kapsamında bulunan 301. Maddesi bağlamında belirtilen hususlar nezdinde babalık davası açma ya da söz konusu dava talebinde bulunmayla ilgili vatandaşların sahip olduğu haklar düzenlenmiştir. Dolayısıyla babalık davası açılarak erkek bireyler ile çocuk/çocuklar arasında soy bağının hukuki olarak kanıtlanması sağlanabilir.

Babalık davası açmak ve çocuk-baba ilişkisini hukuki olarak geçerli kılmak isteyenler aile hukuku İzmir hizmetlerinden faydalanarak söz konusu davalarda hukuki danışmanlık talebinde bulunabilir ve hukuksal olarak süreci profesyonellikle yürütülmesini sağlayabilirler.

Babalık Davası Nedir?

Babalık davası; baba ve çocuk arasında kurulması amaçlanan soy bağının hukuki olarak güvence altına alınması, mahkemeler nezdinde söz konusu soy bağı ilişkinin karara bağlanması amacıyla açılan davalardır. Belirtilmiş olduğu gibi babalık davasına alternatif olarak çocuk ve baba arasındaki annenin evli olması ya da tanıma yoluyla da kurulabilmektedir.

Bu kapsamda babalık davası genel anlamda soy bağının hukuki olarak tespit edilmesi amacıyla açılan davalardır. Baba iddiasında olan kişinin babalık davası açması mümkün olmadığı gibi yasalarca babalık davasının açılmasının muhatabı olarak anne ve çocuk kabul edilir. Babanın babalık davası açmasına halinde söz konusu dava babalık davası olmaktan çıkar ve hukuksal anlamda tanıma olarak kabul edilir.  

Babalık Karinesi Nedir, Ne İfade Eder?

Karine genel anlamıyla yasalar sonucunda aksi ispat edilmemiş iddialar karşısında kişilerin temel haklarının korunması anlamına gelir. Bu kapsam babalık karinesi de aksi ispat edilmediği sürece babalık hakkı iddiasında bulunan kişinin yasal haklarının güvence altına alınması anlamına gelir. Söz konusu karinenin karşılanması ya da kabul görmesi adına bazı temel şartların ortaya çıkması gerekmektedir.

Türk Medeni Kanunu’nun ilgili maddesi nezdinde belirlenen babalık karinesine göre;

  • Çocuğun doğumdan önceki 300 gün baz alınacak şekilde baba iddiasında bulunulan kişi ile anne cinsel ilişki yaşamışsa
  • Evlilik akdinin sonlanmasından sonra 300 gün içerisinde çocuğun dünyaya gelmesi halinde
  • Evlilik akdi boyunca annenin doğum yapması durumunda
  • Babalık karinesi ilgili kanun nezdinde güvence altına alınmış ve saklı tutulmuştur. Belirtilen koşulların sağlanması ya da ortaya çıkması halinde doğan çocuklar nüfusa anne ile evli olan babanın çocuğu olarak kaydedilir.

Babalık davasında davacı iddiayı ispatla yükümlüdür. Dolayısıyla bu davalarda davayı açan kişilerin bulundukları iddiayı kanıtlamaları gerekir. Anne tarafından baba iddiasıyla hukuki mercilere başvurulması halinde baba olduğu iddiasında bulunulan kişinin söz konusu iddiayı çürütebilmek adına temel olarak iki farklı yöntem tercih etmesi olasıdır.

Bu noktada davalının çocuğun babası olmasının imkansız olduğunu ispat etmesi mümkün olduğu gibi bir diğer yöntem ise çocuğun babası olma olasılığının daha yüksek olduğu başka birinin bulunduğunu kanıtlamasıyla da davada başarılı sonuç alabilir. Bu kapsamda aile hukuku İzmir danışman avukatlık hizmetlerinden faydalanarak babalık davalarında haklı sonuçların elde edilmesini sağlayabilirsiniz.    

Babalık Davası Açmak İçin Gerekli Şartlar

Babalık davasının açılabilmesi için bazı temel şartların sağlanması gerekir. Belirtilmiş olduğu üzere babalık davasında davalı olan kişiler baba olduğu iddia edilen şahıslardır. Dolayısıyla babalık davası baba iddiasında olan kişi tarafından açılamaz ve söz konusu davanın adliye makamlarında görülebilmesi için annenin ya da çocuğun başvuru yapması zaruridir.

Bu kapsamda annenin babalık davası açabilmesi için süre bulunmaktadır. Çocuğun doğmuş olduğu tarihten itibaren 1 yıl içerisinde anne babalık davası açmazsa, bu hakkında caymış varsayılır ve bu süre sonrasında babalık davası açamaz. Buna karşın annenin babalık davası açması için çocuğun doğması şartı bulunmaz.

Dolayısıyla gebelik süreci boyunca da annenin babalık davası açması olanaklıdır. Aynı zamanda annenin babalık davası açma konusunda hakları, annenin rızası dışında gerçekleşen herhangi bir olaydan kaynaklanan durumlarda da saklı tutulmuştur. Çocuğun babalık davası açabilmesi için hakları ise daima saklı tutulmuştur.

Annenin babalık davası açması halinde mahkemece görülen dava sonucunda annenin iddiasının kanıtlanması ve mahkemenin bu yönde karar vermesi halinde anne, bazı hukuksal taleplerde bulunabilir. Annenin babadan bulunacağı hukuksal talepler yine ilgili kanun nezdinde sınırlandırılmış ve talepler özel olarak belirlenmiştir.

  • Babalık davası sonucunda annenin iddiasının kanıtlanması ve mahkeme kararıyla belirlenmesi sonucunda annenin babadan talep edebilecekleri şu şekildedir:
  • Çocuğun doğum tarihinden itibaren ilk altı hafta ve doğumdan önceki altı hafta boyunca tüm geçim giderleri
  • Doğum esnasında ortaya çıkan giderler
  • Gebelik ve doğumun neden olduğu giderler

Tüm bu durumlar anne tarafından babalığı kanıtlanan davalıdan yasalar nezdinde talep edilebilmektedir. Babanın vefat etmesi halinde ise söz konusu taleplerin karşılanmasından mirasçıları yükümlüdür.

Aile hukuku İzmir hizmetlerinden faydalanarak tüm babalık davası sürecinde hukukun en doğru ve sağlıklı şekilde tecelli etmesini sağlayabilir ve söz konusu davalarda profesyonel destek alabilirsiniz.

Babalık Davası Nasıl Açılır?

Babalık davası açmak isteyenler İzmir avukat kapsamında danışman avukatlık hizmetlerinden faydalanarak, Aile Mahkemeleri nezdinde dava açma talebinde bulunabilir ve hukuksa süreci işletebilirler.

Tavsiye Edilen Yazılar

Henüz yorum yapılmamış, sesinizi aşağıya ekleyin!


Bir Yorum Ekle

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir