bosanma-davasinda-kusur-sayilan-haller

Boşanma davaları doğrultusunda kusur değerlendirilmesi genellikle somut olay ya da olaylara göre ele alınıp, uygulanmaktadır. Her farklı olayda kusur olarak nitelendirilen kusur oranları ve davranışlar tamamen farklılık göstermektedir. Boşanma davalarında süreç genellikle iki tarafın da kusurları üzerinden işlemekte ve ilerlemektedir.

Evlilik beraberliğinde eşlerin birbirlerine karşı sorumlulukları ve yükümlülükleri bulunmaktadır. Evlilik beraberliğinde sadakat ya da benzeri yükümlülükler boşanma kusurları olarak nitelendirilmektedir. Boşanma nedenleri ve boşanmada kusur olarak nitelendirilen, kabul edilen haller 4721 sayılı olarak bilinen Türk Medeni Kanunu madde 161 ve beraberinde düzenlenmiştir.

Boşanmada kusur olarak nitelendirilen sebepler birden fazladır. Her somut olarak aktarılan olaylar kusur olarak nitelendirebilir. Kabul edilecek olan haller bu nedenle değişim gösterebilir. Genel anlamda boşanmada kusurolarak nitelendirilen haller;

  • Aile bireylerinden biri diğerinin yaşam hakkını gasp ediyorsa, bireye kötü muamele gösteriyorsa, onur kırıcı ve ağır derecede söylemlerde ya da davranışlarda bulunuyorsa,
  • Aile bireylerinden biri zina yapıyorsa,
  • Aile bireylerinden biri suç işlemişse ya da haysitesiz bir hayat sürüyorsa,
  • Aile bireylerinden birinin akıl hastası olma durumu,
  • Aile bireylerinden birinin evlilik beraberliğinden doğan sorumlulukları ve yükümlülükleri yerine getirmemesi maksadı ile ortak olarak kullanılan konutu terk etmesi ya da gelmemesi,
  • Aile bireylerinden birinin evlilik birlikteliğinden doğan sorumluluk ve yükümlülükleri yerine getirmemesi ya da bu durumlardan kaçması,
  • Aile bireylerinden birinin sadakat olgusuna uygun davranmaması,
  • Aile bireylerinden birinin diğer partnerine karşı ekonomik, fiziksel, cinsel, psikolojik ya da sosyal şiddet uygulaması şeklinde nitelendirilmesi.

Belirtilen boşanma kusurları hem erkek hem de kadın için geçerlidir. Lakin kadın partnere yüklenen kusur olguları; sadakat olgusuna aykırılık, evlilik beraberliğinden doğan yükümlülüklere ve davranışlara aykırılık psikolojik şiddet; erkek eşe yüklemiş olan kusur halleri ise psikolojik, cinsel, ekonomik, fiziksel şiddet, sadakat yükümlülüğüne aykırılık şeklindedir.

Boşanmada Kusur Nasıl Belirlenir?

Boşanmada kusuru belirleme işlemi ileri sürülen ve toplanan deliller kapsamında yapılmaktadır. Tanık beyanları bu noktada önemlidir. Böylelikle tanık beyanı alınarak kusuru belirlenmeye çalışılır. Bunun yanı sıra hukuk kapsamında uygun olarak nitelendirilen her türlü delil, davanın işleyişinde önemli etken olacaktır. Aile hukuku kapsamına giren davalarda yazılı senetle ispat etme kuralı kesinlikle uygulanmaz. Lakin karşı tarafa kusuru isnat etmek amacı ile dava dilekçesi, en son cevap ve cevaba cevap dilekçesinde bunlar detaylı şekilde yer verilmelidir. Bu noktada öne sürülmemiş olan kusuru isnadı daha sonrasında öne sürülemeyecektir.

Boşanmada Kadının Kusurları

Yukarıda da kısacası bahsettiğimiz gibi boşanma kusurları kadının boşanma kusurları ve erkeğin boşanma kusurları olarak farklı nitelendirilebilir. Boşanma sürecinde kadınların kusurları genellikle terk, sadakat yükümüne bağlı olarak aykırılık, evlilik beraberliğinden doğan olgulara ve yükümlülüklere aykırı davranma şeklinde karşımıza çıkmaktadır.

Bu bahsettiklerimizin yanı sıra bazı evlilikler doğrultusunda bazı davranışlar boşanmaya sebep olarak nitelendirilebilecekken bazılarında ise kesinlikle kabul edilmeyebilir. Örnek verecek olursak bazı somut olgularda kadının ev temizliği yapmayı reddetmesi bir boşanma kusuru olarak nitelendirilebilir. Ancak bazı durumlarda ise bu davranış bir boşanma kusuru olarak nitelendirilmez. Bu durumların değerlendirmesi kesinlikle profesyonel bir avukat yardımı alınarak yapılmalıdır.

 

Boşanmada Erkeğin Kusurları

Boşanma durumunda erkeklerin kusurları genellikle fiziksel, psikolojik, ekonomik şiddet şeklinde karşımıza çıkarken; saydığımız hallerin neredeyse birçoğu boşanma da erkeğin kusurları doğrultusunda karşımıza çıkmaktadır. Boşanma durumunda kadının kusurlarında yapılan gibi burada da kesinlikle somut olay doğrultusunda değerlendirme yapılması gerekmektedir. Somut olaylar doğrultusunda alkolik yaşam sürmek, kumar bağımlılığı kusuru olarak nitelendirilebilir. Lakin bu değerlendirilen alışkanlıkların kesinlikle sonucunu da bakılacaktır. Bu durumun sonucunda evlilik beraberliğinden doğmuş olan sorumluluklar ve yükümlülükler hiçbir şekilde ihlal edilmiyorsa; bu durum boşanma da herhangi bir kusuru olarak görülmeyebilir. Eğer kişinin bu bağımlılıkları evlilik beraberliğinden doğan sorumlulukları ve yükümlülükleri ihlal ediyorsa, bu noktada mahkemede kusur olarak karşımıza çıkabilir.

Çekişmeli Boşanmada Kusur

Kusurun çatışması ve tartışması genellikle çekişmeli boşanmalarda uygulanacaktır. Lakin bu noktada belirtecek olduğumuz husus oldukça önemlidir. Bir taraf fazla kusurlu olsa bile karar verecek hakim boşanmaya karar verebilir. TMK madde 166/1 hükmüne göre partnerler arasında ortak bir hayat yürütülmesi; kendilerinden hiçbir şekilde beklenmeyecek derece aile yapısının temelinden sarsılmışsa partnerlerden herhangi birisi boşanma davasını açabilir. Yani kısaca özetleyecek olursak kusuru daha az olan aile bireyinin boşanma davasını açması kesinlikle şart değildir. Eğer davacı olan bireyin kusuru daha fazla ise bu noktada davalı olan birey, daha az kusura sahip olan eş b tamamen karşı çıkarak boşanma eyleminin gerçekleşmesini istemediğini açıkça dile getirebilir. Bu noktada mahkeme kural belirleyerek boşanma talebini reddeder.

Tavsiye Edilen Yazılar

Henüz yorum yapılmamış, sesinizi aşağıya ekleyin!


Bir Yorum Ekle

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir